İzlediğim En İyi Film: JoJo Rabbit İnceleme

Bir filmi değerlendirirken nelere dikkat edersiniz? Lise zamanları benim için film demek, konu demekti. Sadece konunun iyi olmasına bakardım ve filme konuya göre iyi derdim. Ki çoğu filmi de beğeniyordum zaten. Filmler arasında pek seçim yapmazdım. Daha sonra ise çok fazla inceleme içeriği tüketmeye başladım, fikirlerine katıldıklarım oldu, katılmadıklarım oldu ve filmlere daha farklı yaklaşmaya başladım. “Yönetmen, neden böyle bir film yapmış” gibi sorular sorarak izlemeye başladım. Farklı şeyler aramaya başladım. Daha geniş kamera açıları, daha iyi ışıklandırma gibi gibi.

Filmler benim için derinleşirken bir şeyin cevabını hala verememiştim. İzlediğim en iyi film ne? Doğal olarak en sevdiğim filmi de söyleyemiyordum. Çünkü aralarında seçim yapabilmem için bariz olarak diğerlerinden üstün görmem gerekiyordu. Görebilmem imkansızdı, hangi filmi seçsem diğer filmlere haksızlık olacaktı. Haliyle böyle sorulara kaçamak cevap verip kaçıyordum. Ta ki JoJo Rabbit’e kadar!

Bu zamana kadar yüzlerce İkinci Dünya Savaşı filmi çıkmıştır, ancak iddia ediyoruz ki bu kadar yaratıcı bir biçimde asla anlatılmadı. Hitler’i ezber bozan bir dille anlatmayı kendine görev edinmiş. JoJo Rabbit’in anlatım dili biraz Wes Anderson filmlerini ve Pixar animasyonlarını andırıyor. Çocuksu ve eğlenceli yapısıyla çok ciddi bir konu olan Nazi Almanyası’nı üstleniyor.

Konuyu çok basitçe özetlersek: Hitler fanatiği olup Nazi kampında eğitim gören 10 yaşındaki bir çocuk, evinde Yahudi bir kız bulursa ne yapar? Onu öldürür mü? Yoksa annesini korumaya mı çalışır? Peki ya öyle bir Yahudi ile yakınlaşırsa hayali arkadaşı olan Hitler ona kızmaz mı?

Hayali arkadaşım Adolf Hitler

10 yaşındaki bir çocuğun hayali arkadaşı olması elbette ki sorun olmaz, ama ya o hayali arkadaşı Adolf Hitler ise? 10 yaşındaki JoJo Betzler tam bir Adolf Hitler fanatiği. En büyük hayali de Hitler’in en yakın dostu olmak. Peki film JoJo’nun hayali arkadaşı olan Hitler’i nasıl işlemiş? JoJo, her cesaretini kaybettiğinde, ne yapacağını bilmediğinde, başı belaya girdiğinde hemen hayali arkadaşından yardım istiyor. Onunla fikir alışverişi yapıyor ve bu sahneler o kadar eğlenceli ki çok şaşıracaksınız. Hitler’in komik durumlara girmesi, elbette ki onu sempatik gösteriyor, AMA hemen atlamayın. Taika Waititi, Hitler ile o kadar zekice dalga geçiyor ki filmi azcık dikkatli izlerseniz zaten fark edersiniz.

Filmde gerçek Adolf Hitler’i görme fırsatımız asla olmuyor, bence bu çok doğru bir tercih. Hayali arkadaş olarak kalması filmin temposunu o kadar güzel hızlandırıyor ki kendinizi kaybederek izliyorsunuz. O çocuksu anlatım, JoJo’nun diğerleri ile girdiği diyaloglar o kadar tatlı ki izlerken gülümsememek mümkün değil.

JoJo Rabbit, çocuk masumluğuna sahip anlatımına destek veren renklendirmeyle ve ışıklandırmayla çekilmiş. Renklerin canlılığıyla birlikte müzik de birleşince sanki biletli çok özel bir gösteriye gitmiş gibi hissediyorsunuz. Büyülenmemek mümkün değil.

Film, daha ilk dakikasında sizi elinizden tutup kaldırıyor ve dansa davet ediyor. 1 saat 48 dakika boyunca hiç yorulmadan, sıkılmadan oldukça keyifli bir dans tecrübesi yaşamış oluyorsunuz. Açıkçası böyle bir şey beklemiyordum. Her ne kadar çok eğlenceli bir film olsa da birinci saatine doğru düşmeye başlar diyordum, ancak hiç düşmedi. Aksine sürekli büyülemeye ve beni etkilemeye devam etti.

Oyunculuklar ve karakterler

Karakterler çok iyi yazılmış, harika oyuncuların da ellerine böyle bir fırsat geçince kesinlikle kaçırmamışlar. Sam Rockwell‘e 3 Billboards’dan hayran kalmıştım zaten, burada da müthiş bir iş çıkarmış. Tepkileri o kadar kalbime dokunuyor ki beni sık sık gülümsetmeyi başardı. Taika Waititi, tabii bunu çok daha başarılı yaptı. Hitler’i çok iyi canlandırmış. Filmi 3-4 adım yukarı çıkaran Waititi‘nın Hitler’i. 10 yaşındaki bir çocuğa ırkçılığı öğretmeye çalışması, sürekli sigara teklif etmesi, şaşkın bakışları, tek boynuzlu at yemesi, ana karakterimizi kıskanıp suratını asması, her şey o kadar doğal ki gerçekten bir çocuğun hayali arkadaşı Hitler olsaydı, böyle olurdu. Waititi, ne yapması gerekiyorsa onu tam olarak doğru yapıyor. Genel olarak tüm karakterlerin yaptıkları espriler çok doğal anlarda ortaya çıkıyor, hiçbir şakada cringe olmadım, istisnasız her seferinde güldüm. Neyse şimdi geçelim diğer oyunculara.

Scarlett Johansson inanılmaz iyi oynamış. Marriage Story’de de çok beğenmiştim de JoJo Rabbit’te bir farklı oynamış. Bir anne olarak çocuğuna çok değer verdiğini, onu çok sevdiğini, onu güldürmek ve mutlu etmek için her şeyi yapacağını sonuna kadar hissediyorsunuz. Bir başka karakterimizi ise Game of Thrones’dan tanıdığımız Alfie Allen canlandırıyor. Sam Rockwell ile paylaştığını sahneler çok keyifli.

Thomasin McKenzie üstüne düşen evsiz Yahudi kız rolünü çok iyi yerine getiriyor. JoJo ile Elsa çok sevimli bir çift. Aralarındaki tatlı iletişim o kadar güzel ki… Her bir konuşma yaşadıklarında komik bir konuya değiniyorlar. Ama ne yazık ki daha fazla dayanamayacağım yıldızımızla tanışalım!

Süper Askerimiz Jojo Betzler

Roman Griffin Davis, JoJo Betzner karakterine hayat veriyor. Mimikleri, tonlamaları, beden dili ve her şeyiyle tamamen JoJo Betzner olmuş. Ne istediğini bilmeyen, kafası çok karışık ve hayal gücü aşırı yüksek olan birini çok iyi oynamış, yani tam olarak 10 yaşında bir çocuk olmuş(!). Annesiyle, hayali arkadaşı Hitler’le ve Yahudi bir kız olan Elsa ile aralarında müthiş bir kimya var. Roman Griffin Davis‘e o kadar kanım ısındı ki oynadığı her şeye mutlaka bir göz atarım.

Çocuksu, masalsı, eğlenceli bir kurgusu ve anlatım dili var dedik ama… Film bazı yerlerde sert bir şekilde sizi sarsıyor, bıçaklamaya başlıyor. Tam kalbinize doğru onlarca bıçak darbesi alıyorsunuz. Kendinizi toparlamaya çalışsanız da pek başarılı olamayacağınızı şimdiden size haber verelim.

Son olarak Taika Waititi’nin bu harika film için cidden ellerine sağlık. Benim tam olarak hayallerimdeki film olmuş. Yüksek temposuyla, anlatım diliyle, karakterleriyle, sinematografisiyle her anlamda tam istediğim film JoJo Rabbit. Waititi’nin bulunduğu bütün projeleri büyük bir heyecanla bekliyorum. Eğer sizin film zevkinize JoJo Rabbit azcık bile uyum sağlamayı başardıysa siz de heyecanla beklemelisiniz.