Call of Duty oyunları, her sene çıksa da sadece 1 sene içinde geliştirilen oyunlar değillerdir. Activision’ın 3 tane Call of Duty stüdyosu var. Infinity Ward, Treyarch ve Sledgehammer Games. Bu stüdyolar sırayla 3 yılda 1 oyunlarını çıkartarak her seneye oyunlarını sıkıştırabiliyorlar. Tabii her sene çıkan bir oyunun satüre olmaması/pazar doygunluğuna ulaşmaması mümkün değil. Activision’ın yıllardır süren marka yaratma emekleri sayesinde nerdeyse her sene satış rekorları kıran bir seri olsa da birkaç oyunda bir kötü performans gösteren oyunları elbette oluyor. Geçtiğimiz sene çıkan Call of Duty Vanguard gibi. Vanguard yeterli satış hedefine ulaşamadı ve Activision için hayal kırıklığı oldu. Tam 1 sene sonra ise Activision, Call of Duty Modern Warfare II (2022) ile çılgınca satış rekorları kırdılar. Sadece 10 günde 1 milyar dolar gelir elde ettiler. Peki bu şans mı? Yoksa gerçekten iyi bir şeyler mi var?

Eski Modern Warfare üçlemesini yaklaşık 10 yıl önce büyük bir keyifle oynadığım için reboot versiyonlarını da merakla bekliyordum. Fiyatından dolayı ilk oyunun rebootunu alamamıştım. İkinci oyunun reboot’u gelirken ilk oyun da indirim alınca arka arkaya iki oyunu deneyimleme fırsatı yakaladım. Activision ve Infinity Ward bakalım neler yapmış?

Tek Kişilik Hikaye Modu (Single-Player Campaign)

Başlangıç olarak; seriye oynanış olarak yeni şeyler eklerken tam olarak cilalamaya zaman bulamadıkları bir hikaye modu olduğunu söyleyebilirim. Oynanıştan önce hikayeye küçük bir değinelim. Spoilerlı kısımlara girmeyeceğim ama hikayedeki yeni tercihler bazı oyuncuların hoşuna gitmeyeceğini tahmin edebiliyorum. Price’ı daha sempatik yaparken Ghost ve Soap’u daha derinleştirmişler. Daha ayakları yere basan güçlü karaktere dönüşmüşler. Özellikle Price ve Ghost’u ekstra sevdim. Seriye yeni eklenen Alejandro Vargas’u da sevdim. General Shepherd’ın yeni versiyonu da daha hoşuma gitti. Hikayenin tempo olarak bazı sıkıntıları var. Bazı kısımları anlamsızca çok uzun tutmuşlar, buna zaten oynanışta değineceğiz ama hikayenin akıcılığını da azalttığı için buraya da minik bir not olarak eklemek istedim.

FPS türüne uzun zamandır yenilik gelmemesine rağmen Call of Duty oyunları hala çok seviliyor ve çok satıyor. Call of Duty’i bu yüzden biraz Marvel filmlerine benzetiyorum. Belli bir standartın altına düşmüyor ama çok yenilikçi bir şey de denemiyor. Herkesin beklentisi de buna uygun olduğu için alan memnun veren memnun durumuna dönüşüyor. Ben de eskiden çok sevmeme rağmen yıllardır Call of Duty oynamıyordum. Ama incelemelerini ve insanların yorumlarını takip ediyordum. Geliştiriciler de takip etmiş ki Modern Warfare II için farklı şeyler denemişler. Tüm oynanışa yeni bir soluk getiren bir yenilik olmasa da bölüm bölüm farklı oyunlardanmış gibi hissettiren anlar yaşanıyor. Yeni eklenen mekanikler sadece o bölüme özgü kalıyor. It Takes Two gibimsi diyebiliriz. İşin gıcık kısmı ise yeni eklenen mekaniklerin Warzone 2.0 ile kesişmesi. Tüm hikaye modu, Warzone 2.0 için sadece bir tutorial mı? Bu fazla genelleme olur ama bazı kesişimler oyuncuların dikkatini fazlasıyla çekti. Online’da yeni deneyecekleri mekanikleri hikaye moduna yedirmelerinde garip bir şey yok. Eski oyunlar da bu yöntemi kullanıyordu. Garip olan şey Call of Duty’nin klasik hikaye moduna uyuşmuyor gibi hissettirmesi. Ayrıca bu eklenen mekanikler yeterince cilalanmadığı için tek kişilik hikaye modunun ağırlığı ve yüksek prodüksiyonlu etkileyici görünüşünü biraz azaltmış.

Yeni Ama Kusurlu

Örnek vermem gerekirse Uncharted tadı veren araba konvoyu sekansı var ve bu sekansta oynanışın hamlığını hissedebiliyorsunuz. Asıl oynanışın tok hissiyatıyla arasında dağlar kadar fark var. Ben çok takılmadım ama takılanları gördüğüm için belirtmek istedim. Siz oynarken takılabilirsiniz. Benim takıldığım şey, bu sekansın aşırı uzun olması ve asla bitmemesi. Yüksek tempolu bir sahne de olduğu için iyice yorulup sıkıldım.

The Last of Us tadı veren ve loot-craft yaparak hayatta kalmaya çalıştığınız başka bir bölüm var. Bu bölüm güzel stres ve gerginlik yaratıyor. Mekaniği Call of Duty için başta yadırgasam da hemen alıştım ve eğlenerek oynadım. Tabii bunun da sıkıntısı çok uzun olması. Kısıtlı kaynağımız varken üstüne zırhlı düşmanlar göndererek daha da bunaltmak için ellerinden gelen her şeyi yapmışlar. Bu zırhlı düşmanları oyunun genelinde hiç sevmedim. Oynanışın tek düzeliğini kırmak için yapmış olabilirler ama oyunu daha sıkıcı bir hale sokuyor. Düşmanları takır takır indirmek yerine aynı düşmana sıkmanız gerekiyor. Mermi süngerine dönüyorlar.

Başka Neler Var?

Oyunun ana mekanikleri tabii ki çok üst seviyede. Silahların kullanımı ve vuruş hissiyatına özen gösterip iyice cilalamışlar. Oyunun geneline bakarsak da bu sefer farklı olarak aksiyon sahnelerinden çok gizlilik sahnelerine yoğunluk vermişler. Ben severek oynadım, farklı hissettirmesi hoşuma gitti. Diğer eklenen mekaniklerden de şikayetçi değilim. En azından denemişler diyebiliyorum. 2019’da çıkan Modern Warfare I’deki gibi kameraları izleyerek NPC yönlendirdiğimiz bir sekans da var. Strateji oyunu oynuyormuş gibi yönetiyorsunuz. Roket atarak NPC’leri koruduğumuz bölümler de var. Ben her bölümde bu sefer ne yapıyoruz diyerek oynadığım için keyif alarak oynadım. Yine bunlar da biraz fazla uzundu.

Grafikler muazzam derecede etkileyici. 9-10 yıl önce çok eski motorla devam edip eskimiş grafiklerle karşımıza çıkmışlardı. O yıllarda eleştiri yağmuruna tutulduktan sonra grafikleri hep önemsediler. Zaten aşağı yukarı aynı oynanışa sahip 5-6 saat süren hikaye modu için insanlar en azından daha gelişmiş güzel grafik bekliyor. Görsel anlamda en azından değişmiş ve gelişmiş gözükmesi yeni ürün hissiyatını artırıyor.

Hikaye İçin Son Karar

Genel olarak bakarsak ortalama bir hikayeyi, üst seviye bir hikaye sunumuyla birleştirmişler. Enfes sinematikler yapmışlar. Oynanış da genellikle tatmin edici ama zayıf kısımlar var. Bazı yerler aşırı uzun sürdüğü için yer yer sıksa da hikaye modu için ben olumlu düşünüyorum. Siz de benim gibi uzun zamandır oynamıyorsanız Modern Warfare I (2019) ve II (2022) oyunlarıyla seriye geri dönebilirsiniz.

Oyunu PC’den oynadım. Optimizasyonu başarılı bulsam da oyunun teknik açıdan bir sıkıntısı vardı. Ara ara nedenini anlamadığım şekilde oyun çöküyordu. Hikaye modunda da Multiplayer modunda da çökmeler yaşanıyordu. Nvidia driver’ı biraz geç geldi, belki ondan kaynaklı olabilir. Güncellemeden sonra oyuna sık girmedim ama girdiğimde çökme sorununa denk gelmedim.

Çok Oyunculu Modu (Multiplayer)

Bu kısma başlamadan önce Multiplayer için yıllardır Battlefield’ı tercih ettiğimi söylemem lazım. Call of Duty’de küçük haritada hızlı bir oynanış beni pek eğlendirmiyordu. Battlefield’da ise takımca kocaman bir alanda araçları kullanarak conquest modunu oynamak fazlasıyla keyifli geliyordu. Buna rağmen Call of Duty Modern Warfare II’yi denemek için açık betasına katıldım ve dibim düştü. O birkaç günlük serüvende inanılmaz eğlendim. Haritaların hemen hemen hepsi çok güzel tasarlanılmıştı, alternatif patikalar ve kaos olacak geniş alanlardüşmanı öldürmek fazlasıyla tatmin ediciydi, teknik açıdan da oyun sıkıntısız çalışıyordu. Beni kendisine her anlamda aşık etmişti. Hatta oyun çıkana kadar betasının açık kalmasını çok istemiştim. Bir ay nasıl sabredicez derken, bir şekilde o bir ay geçti ve oyun çıktı…

Oyun çıktığında aldığım keyif betadaki seviyeye ne yazık ki ulaşamadı. Sebebini pek bilmiyorum, kişisel bir şey olabilir. Çünkü oynanış olarak betadan çok bir farkı yok. Sadece sevdiğim birkaç harita oyundan çıkarılmış, üstüne yeni haritalar gelmiş. Oyundan yine keyif alıyorum da sadece betadaki o inanılmaz bağımlılık ve yüksek heyecan yok.

Satış Başarısı Şans Mı?

Şu dönemde Battlefield 2042 ve diğer FPS oyunları için işler pek yolunda gitmezken Modern Warfare II ortalığı silip süpürdü. Güncel oyunlar arasında şimdilik başka bir alternatifi yok gibi. Ana oynanış olarak 2019’da çıkan Modern Warfare I’de çok benzer bir deneyim sunuyor. Oynanışı daha akıcılaştıracak yeni özellikler eklemişler. Animasyonlar arası geçiş de daha yumuşak hissettiriyor. Bunlar dışında en bariz değişiklik çok detaylı silah sistemi olabilir. Benim gözümü cidden korkuttuğu için pek haşır neşir olamadım ama sizin ilginizi çekebilir.

GroundWar adında Battlefield hissiyatı veren bir mod var. Beni pek eğlendirdiğini söyleyemeyeceğim ama belki de yeteri kadar şans vermemişimdir. TPS kamerayla oynayabildiğiniz de bir online mod var ama pek beğenmedim. Farklı hissettirmesi güzel fakat oyuna odaklanmamı çok zorlaştırıyor, mide bulantısı hissiyatı yaratıyor. Benim en sevdiğim modlar: Hardpoint ve Domination modları oldu. Domination modunun yüksek temposu hem güzel hem de kötü. Haritada kısa sürede gezebilmek ve bir yere varabilmek, düşmanla hemen kapışabilmek çok güzel. Bölgeyi hemen ele geçirebiliyorsunuz. Kötü yanı ise bunu rakiplerinizin de yapabiliyor olması. O kadar uğraşıp bölgeyi sürekli rakibe kaptırınca emekleriniz anlamsızlaşıyor gibi geldiğini itiraf ediyim. Şu an o yüzden favorim kesinlikle Hardpoint.

Hardpoint modunda her iki takım için ortak bir bölge seçiliyor ve o bölgenin içine girip ele geçirmeye çalışıyorsunuz. Daha sonra belirli süre geçince bölge değişiyor, oraya daha erken ulaşıp savunmaya çalışabilirsiniz. Yani aslında Dominiation moduna benzer, sadece daha odaklı ve aksiyon dolu.

Hemen Alalım Mı?

Gözünüzü karartmış bir Call of Duty oyuncuysanız zaten almışsınızdır. 5-6 saatlik fena olmayan güzel bir hikaye moduna ve çok eğlenceli multiplayer modlarına sahip olmasına rağmen 1100TL verilmeye değecek bir oyun değil. Hiçbir oyun değmez de çok farklı veya aşırı özgün bir deneyim sunsa belki o zaman alabilirsiniz diyebilirdim. Seriye aşık veya FPS türüne bayılan biriyseniz gözünüzü karartıp alabilirsiniz, onun dışında kesinlikle indirim bekleyin ve acele etmeyin.

Şaşırtıcı Bilgi: Eğer betayı oynarken bunu bana sorsaydınız cevabım kesinlikle hemen alın, buna değer olacaktı.