The Book Of Boba Fett: Bölüm 6 İnceleme

The Book of Boba Fett, Disney’in diğer dizilerine göre hayranları daha az heyecanlandırırken, geçtiğimiz hafta ile beraber gündeme oturdu. Oldukça tartışmalı sohbetler dönse de pek çok fan halinden memnun. Buna ben de dahilim. Öte yandan ilginç ve eksik bulduğum kısımlar da var. Bu kısımları yazının spoilerlı alanında paylaşacağım.

İzlemeyenler ve The Mandalorian etkisini alamayacaklarını düşündükleri için izlemeye üşenenler adına diziden biraz bahsetmek gerekirse, dizi Boba Fett adında Star Wars’un en meşhur karakterlerinden birinin geri dönüş hikayesini anlatır. Boba Fett’in Star Wars’un 6. filminde (Return of the Jedi) Sarlacc Pit adlı bir çukura düşerek hayatını kaybettiği düşünülür, taa ki Mandalorian’da karakterimizi tekrar görene kadar. (Her ne kadar karakter Legends tarafında çoktan kurtulmuş olsa da Canon’da bugüne kadar ölü olarak kabul ediliyordu.)

Pas Geçilirken Vazgeçilmez Oldu

Mandalorian 2. Sezondan sonra dizi çok sıkı hayranı olmayan kişiler için pas geçilecek bir içerik olarak görülüyordu. Eminim 5. Bölüm ile bu pek çok kişi için hızla değişti. Nedenini az çok tahmin edebiliyorsunuzdur fakat ben yine de spoilerlı kısımda konuşmak için söylemeyeyim.

Bana kalırsa ilk 4 bölüm de Boba Fett’in hikayesi adına oldukça güzeldi. Kimisi yeteri kadar aksiyonlu ve havalı Boba Fett’i göremediğimiz için üzülse de bence ölümden kurtulduktan sonra ve özellikle de tüm evrenin ön yargılı olduğu bir ırk tarafından kurtarıldıktan sonra, hayata bakışının ve olaylara verdiği tepkilerin değişmesini çok iyi vermişler. İçinde hala o asabi ve herkesin dışarı çıkmasını beklediği Boba Fett de mevcut bence. Bunu da Tusken’ların başına gelenlerden sonraki yolculuğunda yaptıklarıyla detaylıca görebiliyoruz. Ayrıca dizinin finalinde de iyice göreceğimizi hissediyorum. Yani herkesin dediği gibi ortada karakteri bozma gibi bir şeyin olduğunu asla düşünmüyorum. Dizinin büyük eksikleri olsa da bu onlardan birisi değil.

Nedir Bu Yaygaranın Sebebi? (Spoilersız)

Boba Fett’in kurtulduğunu dizi çıkmadan önce de biliyorduk zaten Mandalorian’dan. Bu nedenle çıkalı haftalar olmuş dizinin final bile olmayan bir bölümü neden bu kadar gündeme bomba gibi oturmuş olabilir? Star Wars hayranı olan pek çok kişinin diziyi izlemese de bu yaygaranın nedenini tahmin edebileceğini düşünüyorum. Ama seriye çok ısınamayıp Mandalorian ile bu sıcaklığı kapanlardansanız bu bölümü kesinlikle spoiler yemeden izlemenizi tavsiye ederim. Tabii ki aynı tavsiyem serinin büyük hayranı olup henüz izlememiş kimseler için de geçerli.

Ne olduğundan bahsetmeden bu bölümü konuşmak çok zor fakat bölüm hakkında bir yorum yapmam gerekseydi bu bölüm Star Wars hayranlarının No Way Home’u olmuş diyebilirdim. Çok fazla şey oluyor ve henüz birini sindirememişken bir başkasına maruz kalıyorsunuz… gerçekten diyebileceğim en fazla şey bu sanırım. İşin garibi ise tüm bu olanların dizinin ana hikayesinden çok uzak oluşu. Fakat tabii ki olan şeyler sizi bir hayran olarak çok mutlu ettiği için pek çok kişi bunu sorgulamıyor.

Kısaca küçüklüğünden beri Star Wars ile büyümüş ve bu bölümü 4 kere izlemiş biri olarak seriyi bilen, seven, Mandalorian ile tanıyan herkesin dizinin 5 ve 6. bölümlerini izlemesini şiddetle tavsiye ederim. Ha bu arada dizinin bölüm isimlerine de bakmamanız 5. bölümü izleyecekler için daha iyi olabilir uyarmış olayım.

(NOT: Bu kısımdan sonrası geri dönüşü olmayan bir SPOILER bataklığıdır.)

Ee Boba Fett Nerede? (SPOILER)

Bir Star Wars içeriğinde bölümün Dave Filoni tarafından yönetildiğini bölüme başlamadan önce gördüyseniz, o bölümden ağlamadan veya aşırı bir reaksiyon vermeden çıkmayacağınızı biliyorsunuzdur. Dave Filoni, Clone Wars’tan bu yana Star Wars severleri bana kalırsa en iyi anlayan ve evreni ayakta tutan nadir insanlardandır. Jon Favreau ile giriştikleri bu Disney yolculuğu son üçleme filmlerinden sonra bana ve pek çok insana Star Wars’u neden sevdiğini tekrar hatırlattı.

Öncelikle şurada anlaşmamız gerek, bu tür bölümlere hayranların heyecanlanmasını inanılmaz normal buluyorum. Bana kalırsa Star Wars, Skywalker Saga’dan çok çok daha fazlası ve bu yüzden The Mandalorian dizisini ilk izlediğimde derin bir oh çekmiştim. Sonunda farklı bir şeyi, evrenin kalanını ve bir Mandalorian’ı görmüştük. “Star Wars işte böyle bir şeydi.” dedim. Luke Skywalker’ı da dizinin 2. Sezon finalinde gördüğümde ne kadar heyecanlansam da “Acaba görmese miydik?” diye de sorguladım. Ama sonra Dave Filoni’nin Mandalorian kamera arkasında dediği “Galakside bu çocuğu (Grogu) Mandalorian’dan almasının sorun olmayacağını düşünebileceğiniz bir kişi varsa, o kişi Luke’tur.” sözüyle beni ikna etmişti. Ayrıca Jedi Knight Luke Skywalker’ı 39 yıl sonra ilk kez görmüş olmak da fazlasıyla ikna ediciydi…

Bu bölümde ise bu kadar karakteri göstermelerindeki tek sorun tüm bunların Boba Fett’in hikayesinin ortasında olmasıydı. Kelimenin tam anlamıyla bir fan servis, fakat yaşanmasından asla rahatsız olmadığım bir servis olduğunu söylemem gerek. Çünkü bu dört kişiyi aynı sahnede görmek inanın bana nerede olursa olsun aynı etkiyi yaşatırdı. Boba Fett’de değil daha alakasız bir yerde görsek dahi bir gram üzülmezdim.

Bu bölümde yaşananların büyük çoğunluğunu Mandalorian 3. sezonun konusunu belirlemek için yapıldığını düşünüyorum. 5. Bölümde Din’in The Armorer tarafından Mandalorian olmaktan menedilmesiyle, affedilmesinin tek yolunun Mandalore’a gitmesiyle olduğunu öğrendik. Belli ki Grogu’suz günlerinde 3. sezonun ana teması bu olacak. Bu nedenle 3. sezonda Grogu’yu (belki) görsek de Luke’u göremeyeceğiz gibi hissediyorum. Ahsoka’nın dizisinde ikili ile tekrar karşılaşabiliriz. Bu yüzden Grogu ve Luke’u bir arada görmek için tek şansımız bu dizide olmasıydı. Bana kalırsa iyi de bağladılar. Evet bölümde Boba Fett’in çok az görünmesini ilginç bulsam da nedenlerinin akla yattığını düşünüyorum.

Başka bir yöntem olarak da Book of Boba Fett dizisini tamamen yapmayıp Mandalorian’ın 2 veya 3. Sezonuna bağlayabilirlerdi diyenleri gördüm. Bu sefer de Mandalorian izlerken kimsenin 4 bölüm Boba Fett görmeye ikna olabileceğini düşünmüyorum. Bana kalırsa olabilecek en mantıklı tercih Mandalorian’ın 3.sezonuna bu 5 ve 6. bölümü koymaktı ama biraz da Boba Fett’e kurtuluşu haricinde “takım toplama” gibi bir konu vererek heyecan katmak istemişler sanırım. Bu esnada da “Mandalorian bir anda buraya nasıl geldi o gemiden?” denmemesi için Din’in macerasıyla izlenmeleri arttırmışlar gibi geldi. Uzun lafın kısası neden yaptılar bilmiyorum ama bir yerde bir şekilde bunların yaşanması beni mutlu etmeye yetti de arttı bile.

Motion Capture’daki İnanılmaz Gelişmenin Asıl Nedeni

Bölümü ilk izlediğim an verdiğim tepkiyi unutamıyorum. Cobb Vanth’in sahnelerinden sonra Mando’yu Naboo N-1 Starfighter ile görmek, üzerine R2 ile yaptığı konuşma ve üzerine Grogu’yu aylar sonra tekrar görmek… Hepsi inanılmaz heyecanlandırsa da Mando’yu gördüğüm an bir önceki bölümün bitişi nedeniyle Luke’u da göreceğimizi anladım ve kendimi buna hazırlamıştım ama bu görsele asla hazır değildim. Resmen Mark Hamill, Benjamin Button’lanarak Jedi Knight hallerine dönmüş ve karşımızda oturuyordu. İlk sahnede izlerken ne olduğunu algılayamadım. O kadar gerçekçi duruyordu ki kendimi o ana ne kadar hazırlamış olursam olayım bir süre ağzım açık kaldı ve hayranlık içerisinde izledim.

CGI’daki bu muhteşem değişimin Lucasfilm’de yaşanan bir işe alım ile ilgisi var. Mandalorian 2. Sezon sonunda Luke Skywalker göründü ve herkesi mutlu etti, evet. Fakat tüm bu heyecan durulduktan sonra insanlar Luke’un yüzündeki gariplikler hakkında bahsetmeye başladı. Haklılardı da. Bir şeyler tam oturmamış gibiydi yüzünde ve bu da duygusallığı azaltıyordu. Bu nedenle bölüm boyunca kapüşonu kapalı bir şekilde görmüştük çoğunlukla. Fakat ne olduysa Boba Fett’in bu bölümünde inanılmaz bir değişime şahit olduk. Karakteri gün ışığında, kapüşonu takılı olmadan, korkusuz yakın çekim ve uzun diyaloglarla izledik. Bu cesur sahnelere neyin neden olduğunu öğrendiğimde de oldukça sevindim.

2. sezon finalinde gördüğümüz Luke Skywalker’dan sonra Shamook adlı bir Youtuber, Luke’u Deep Fake teknolojisi ile geliştirdiği bir videoyu Youtube’a koydu. Pek çok hayran bu gelişime bayıldı ve video Lucasfilm’e kadar ulaşmış olacak ki Lucasfilm gururu bir kenara koyarak işi kendisinden daha iyi yapan bu kişiyi Sr. Facial Capture Artist olarak işe aldı. İnanılmaz zekice olan bu hareket için Disney’i ve Lucasfilm’i tebrik etmek lazım. Kaldı ki bu işe alımın meyvelerini bugün ki reaksiyonlarda rahatça görebilirsiniz. Luke’u gören çoğu kişi ne kadar gerçekçi olduğuna inanamıyor. Gerçekten korkutucu derecede inanılmaz bir değişim var. Shamook’u tebrik ediyor, ellerine sağlık diyor ve gelecekte Star Wars adına kimleri ekranlara yeniden getireceğini merakla bekliyoruz.

Shamook, The Mandalorian Deep Fake Videosu:

(Açıklamalara yazdıklarını da okumanızı tavsiye ederim. Elinde saf görüntü olmadan dizidekinin üzerine Deep Fake yaparak özellikle ağız kısmını en fazla bu kadar değiştirebildiğini, bir de saf görüntülere erişimi olsa inanılmaz farklar yaratabileceğini açıklamış. Kaldı ki Boba Fett 6. Bölümde de bize bunu kanıtlamış oldu.)

Kimler Kimlerle Yan Yana Geliyor…

Bölüm zaten Cobb Vanth’ın havalı bir girişiyle başlamıştı. Üstüne tertemiz bir N1 starfighter’ında Din Djarin’i gördük ve nereye gittiğini çok iyi biliyorduk. Vardığı yerde R2 kahramanımızı karşıladı. İşte bu sahnede droidlerle arası hiç iyi olmayan Din’in “Hello friend.” demesine mi şaşırmalıydım yoksa yıllar sonra R2’yu bir N1 Starfighter’ı ile yan yana gördüğüme mi bilemedim. Hala da bilemiyorum…

Bunlar yetmezmiş gibi Luke’un Dagobah eğitiminden alınmış sekanslara ve Yoda ile yaptığı öğretileri Grogu’da denemesine şahit olduk. Tüm bu sahneler sırasında buraya sığdıramayacağım kadar diyalog ve gönderme mevcuttu. Ama bunların arasından beni en çok mutlu eden buluşmanın Ahsoka ile Luke arasında olmasıydı. Gerçekten bu ikilinin iletişim kurduğunu ekranlarda görebildiğimize inanamıyorum. Ahsoka dizisinde bu ikiliyi tekrar daha detaylı görebilmeyi umuyorum.

Bazı Seçimler ve Order 66… Yine

Dave Filoni bölüm yönetir de Order 66 görmez miyiz? Clone Wars 7. Sezon ve The Bad Batch çıktığından bu yana görmüyorduk. Grogu’nun geçmişine gidip 501st Legion’dan Clone’ları canlı canlı Order 66 sırasında görmek inanılmaz etkileyici bir sahneydi. Tabii Grogu bazı şeyleri hatırladı ve eminim devamı gelecektir ama hala oradan nasıl kurtulduğu meçhul. Umarım kısa sürede bunun cevabına da kavuşuruz.

Bu kadar olayın üzerine bölümün sonunda bir de seçim ile karşı karşıya kaldık. Jedi’ların bağnaz düşünceleri ve bağlılığın bir Jedi için doğru olmadığı fikri yüzünden; Din’in Grogu için yaptırdığı Beskar yeleği ile Yoda’nın ışın kılıcı bir seçenek olarak Grogu’nun önüne atıldı. Böyle bir seçim yaptırılmak zorunda olması gerçekten Jedi zihniyetinden gün geçtikçe uzaklaşmamı sağlıyor. Yahu hiç mi akıllanmadınız onca yıl yaşananlardan? Özellikle Ahsoka’nın bunu savunmuyor olması lazım. Sen bu düzenden Jedi’ların baskıcı inançları nedeniyle sana inanmayıp yüzüstü bırakmaları yüzünden kaçmadın mı? Aynı şekilde Luke’un arkadaşları zor durumdayken Yoda tarafından “Şimdi gidersen bir daha eğitimine dönemezsin.” gibi bir cümleye maruz kalmasına rağmen nasıl böyle bir şeyi sunabildi aklım almıyor. Bu jedi’lar iflah olmaz gerçekten…

From The Desert Comes A Stranger…

Tüm bunların üzerine ekip birleşecek ve finale gideceğiz sanıyorduk ki yetmemiş bir cameo daha eklemiş Dave Filoni… Star Wars’u Star Wars yapan Space Western temasıyla tekrar karşı karşıya olmak, Mandalorian’ı sevdiren ana nedenlerden birisiydi benim adıma. Bunu Clone Wars’ta fazlasıyla görsek de live-action serilerde görmeyi özlemiştik. Mando bu özlemimizi alsa da asıl bu açlığı giderecek bir başka isim çıkageldi. Rüzgar çanlarının çalışı, Cobb Vanth’ın tehlikeyi uzaktan sezişi ve yüzlerce metre öteden bile kim olduğunu saniyesinde anladığımız isim Cad Bane’di. Hala bunu buraya yazıyor olmak bile inanılmaz hissettiriyor. Kendisi tek kelimeyle mü-kem-mel görünüyor. Tabii ki mükemmel de duyuluyor çünkü seslendiren kişi, karakteri Clone Wars’ta da seslendiren Corey Burton’ın ta kendisi.

Yeni yeni Cad Bane’in görünümünü beğenemeyen hayranlar olduğunu okudum ve inanılmaz şaşırdım. Bana kalırsa animasyondan alınmış bir karakter live-action bir diziye ancak bu kadar iyi yedirilebilirdi. Hiçbir sahte ve plastik görünümü olmadan Cad Bane tüm korkutuculuğuyla karşımızdaydı resmen.

Cad Bane’in görünüşü beklemediğim kadar ürkütücüydü bu arada. Sesi zaten oldukça derin bir tona sahip karakterimizin muhteşem bir ünü var. Karakteri gördüğüm an aklıma gelen ilk şey tabii ki Fennec ile The Bad Batch adlı animasyon dizisinde yaşadıkları karşılaşmadan sonra Boba Fett’te tekrar karşılaştıklarında ne tepki verecekleriydi… Bunu görmek için sabırsızlanıyorum. Bunun yanında Cobb Vanth kendisine ismini sorduğunda asla cevap vermemesi de aklıma Count Dooku’nun Cad Bane için “Who needs no introduction.” (Tanıtılmaya ihtiyacı olmayan kişi) dediği Clone Wars sahnesi geldi.

“Cad bane, who needs no introduction.”

Teşekkürler Dave Filoni…

Gerçekten inanılmaz bir bölüm izledik. Bir Boba Fett bölümü müydü emin değilim ama çok iyi bir Star Wars bölümüydü. Bu evreni neden nasıl sevdiğimizin göstergesi olan ve sadece bir cameo’dan ibaret olmayan bir bölümdü benim için. Bu evrende ufak bir yan karakter bile binlerce kişiyi heyecanlandırmaya yetebiliyor ve bu olay beni çok mutlu ediyor. Yan karakterlerden bahsetmişken umarım Mos Espa’nın Cantina’sındaki Pyke’ların terör saldırısı sonrasında Max Rebo’ya bir şey olmamıştır diyerek yazıya son veriyorum. Çünkü bana bırakılırsa bu bölümün üzerine tez bile yazabilirim sanırım.

Siz Boba Fett’in yeni bölümleri hakkında ne düşünüyorsunuz? Bizimle yorumlarda paylaşabilirsiniz.

Teşekkürler Dave Filoni…

Güç Sizinle Olsun.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.