Christian Bale ve Matt Damon’ın oynadığı bir yarış filmi niye var ki? Reklam gibi niye böyle isme sahip? 4 dalda Oscar adayı olup 2 dalda ödül nasıl kazanabilir?

Amerikan otomotiv devi Ford, İtalyan Ferrari’nin domine ettiği Avrupa yarışlarına girmesi ile maceramız başlıyor. Hırslı Ford ve gururlu Ferrari arasında kıran kırana bir mücadeleyi soluksuz izleyeceksiniz.

Nasıl bu kadar eğlenceli?

Ford v Ferrari; kurgusuyla, senaryosuyla, oyuncularıyla, sesleriyle ve bizi ekrana 2.5 saat kitlemesiyle kesinlikle şaşırtmayı başardı. Kameranın kesilmeden arabayı takip etmesi, yarışları tek çekim yapmaları aksiyonun sürükleyiciliğini bir hayli arttırıyor. Ford v Ferrari genel olarak bu teknikle çekilmiş. Christian Bale’in huysuz bir takım oyuncusu olmasıyla Matt Damon’ın başına sürekli bela oluyor ve bu ikilinin önüne çıkan engeller insanı çok heyecanlandırıyor. Aksilik üstüne aksilik çıkmasına rağmen bizim ikili asla vazgeçmiyor. Nefes kesici macera desek pek yanlış olmaz.

Yarış filmlerinin basit olmasından kaynaklı bir sıkıcı yapısı oluyor. Ford v Ferrari kendini çok güzel ayrıştırıyor ve modern bir yarış filmi olarak diğer yarış filmlerine ders veriyor.

Ford, aşırı büyümüş bir şirket olmasından kaynaklı olarak geleneksel bir yapıya sahip. Bu yüzden de yarışlar hakkında bilgi sahibi olmayan müdürlerin bile her şeye yorum yapıp karışmasına tanıklık ediyorsunuz. Karakterlerimizin sinirden deliye dönmelerini ve daha büyük hırslarla daha çok başarılı olduklarını görebiliyorsunuz. Gerçek olaylardan uyarlanmış bir filmi böylesine sürükleyici kılmak gerçekten de takdire şayan. Logan ile birlikte kalbimizde taht kuran James Mangold, Ford v Ferrari’ye de imza atarak bizim için favori yönetmenlerimizden biri oldu.                                                                                                                            

Arabalar, aksiyon veya yüksek tempolu eğlenceli maceralar ilginizi çekmiyor olsa bile sırf Christian Bale’in performansı için izlenmesi gereken bir film. Sadece bu rol için zayıflayıp çalıştığı aksanı harika kullanmasıyla, huysuz karakterini izleyiciye sevdirmesiyle harika bir performans göstermiş. Çocuğuna attığı bakıştan tutun da yarışlardaki hırsına kadar her şeyiyle mükemmel oynamış. Matt Damon biraz gölgesinde kalsa da onun da başarılı olduğunu söyleyebiliriz.