Çocukluktan ergenliğe geçiş dönemimde Disney Channel, Disney XD, Nickelodeon gibi kanallarla tanışmıştım. Bu kanallardaki çizgi-filmler ve gençlik dizileri kalbime o kadar işlemişti ki beni her gün ekran başına kitleyip tekrar tekrar izlettiriyordu. Küçükken beni bu kadar etkileyen diziler elbette ki kişiliğimi oluşturmama da yardım ettiler. Benim için bu kadar önemli olan dizileri sizinle paylaşmak istedim. Keşke o diziler hala devam etse, günümüzün çocukları bu dizileri kaçırsın istemiyorum. Şimdiki çocuk kanallarında kötü kötü çizgi filmler var. Neyse biz “ah o eski bayramlar” geyiğini bırakıp Nostalji Trenimize binelim.

Zack ve Cody’nin Lüks Yaşamı

Tabii ki de ilk durağımız Zack ve Cody olacaktı. Zack ve Cody adlı afacan ikiz kardeşler, kaldıkları otele ve annelerine her gün bela oluyorlar. Peki neden otelde kalıyorlar? Anneleri otelde şarkı söyleme karşılığında hem maaş alıyor, hem de otelde küçük bir oda da kalıyorlar. Babaları da ortalıkta olmadıkları için anneleri hem analık hem de babalık yapıyor, fakat Zack ve Cody sorunsuz bir gün geçiremiyor.

• 

Zack, derslerinde başarısız, yaramaz ve ikna kabiliyeti yüksek olan taraf, Cody ise derslerinde başarılı, teknolojiye ilgili, zeki ve kolay ikna olabilen taraf. Zack aklına gelen korkunç bir fikre, kolayca yardım alabiliyor. Çünkü Cody saf bir çocuk. Böylece otelde her gün onlarca sorun çıkıyor. Bay Moseby’nin olaylara tepkileri, Zack ve Cody’nin yaptıklarını gizlemek için söylemeye çalıştıkları yalanlar, annelerinin çocuklarını sakinleştirmeye çalışması bir hayli eğlenceli oluyor.

Bay Moseby, sorun çıkaran ikizleri neden otelden kovmuyor? Çünkü eğer kovarsa anneleri çocuklarıyla birlikte sokakta tek başlarına kalacak. Bay Moseby hem onları özleyecek, hem de aklı onlarda kalacak. Bu yüzden onlara kıyamıyor ve başına geleceklere katlanıyor.

Peki bizim afacan ikizler şu an ne yapıyor? Cole Sprouse(Cody), Riverdale dizisinde oynuyor, Dylan Sprouse(Zack) ise sevgilisiyle birlikte hayatına devam ediyor. Sevgilisini her öğrendiğimde şaşırmaya devam edeceğim sanırım.

• 

iCarly

14 yaşlarındaki Carly, abisiyle yaşamaktadır. Babası donanmada görevlidir, annesinden ise hiç bahsedilmemiştir. Dolayısıyla Spencer’a sadece abilik değil, hem ana hem baba olma sorumluluğu yüklenmiştir, fakat Spencer sorumsuz biridir. Değişik icatlarıyla sürekli sorun çıkartırken, Carly ona ablalık yapar.

Bir gün Carly, iCarly adında internet programı yapmaya karar verir. 3 kez hapse giren Sam ve Carly’e aşık olan Freddie ona program yapmalarında yardım ederler, böylece asıl heyecan başlar. Her bölüm yeni programın içeriğini belirlerken başlarına bela açmaya başlarlar. Belalardan kurtulmaya çalışırken başlarına gelmeyen şey kalmaz.

• 

Emma Stone’un diziye geldiğini hiç hatırlamıyorum ben, gerçi o yıllarda Emma Stone’u da pek tanımıyordum. Şimdi araştırırken önüme çıktı ve beni şaşırtmayı başardı. Ayrıca intro’ya da bir göz atıyım dedim ama en çok özlediğim introlardan birine sahip olduğu için tekrar tekrar dinlemekten kendimi alıkoyamadım.

Diziyi izlediğim yıllarda Carly gibi kendi sitemi açacağımı asla düşünmezdim. Belki de 10 yıl önce bilinçaltımda özendiğim bir şeydi. Kim bilir…

Hannah Montana

Hannah Montana’yı uzun süre izlemekten kaçındım. Genç kızların idolleri olmak için yapılan sıkıcı bir şeye benziyordu. Ayrıca uzaktan bakınca konser görüp duruyordum. 20 dakikalık konser görüntülerinden oluşuyor zannettiğimden daha da sıkıcı gibi gelmişti.

Bir gün şans eseri Hannah Montana başlarken kanal açık kalmış ve beni ekrana bağlamıştı. Konu ilgimi çekmeyi başarmış, karakterleri de fazlasıyla eğlenceliydi. Konuya gelelim. Hannah Montana adındaki yıldızımız tüm ilgiden bunalmış ve sıradan bir insan olmak istemektedir. Bu yüzden de peruğunu çıkarıp daha sıradan kıyafetler giyerek normal bir okula gitmeye karar vermiş ve Miley Stewart kimliğiyle okula gitmeye başlamıştı. Peki burada eğlence nerede?

Miley Stewart, yaptığı hatalarla okulun en ezik öğrencisiydi, Hannah Montana ise tüm dünyanın hayran olduğu bir yıldızdı. Öğretmenleri hatta müdürleri bile Hannah Montana’ya hayrandı ve asıl benim ilgimi çeken kısım buydu. Gerçek kimliğini gizlemek bana direkt Spider-man’i hatırlatıyordu. Miley’in en ezik öğrenci olup, Hannah’nın en popüler ve havalı bir yıldız olması ve bu iki farklı kişinin aslında aynı insan olması güzel bir tat katıyordu diziye.

• 

Dizide Hannah’nın babasını oynayan kişi, Miley Cyrus’un gerçekten babası olması gibi özel bir ayrıntı da var. Hannah’nın başına her bölüm büyük bir sorun geliyor ve her bölümün sonunda babasından Miley’e güzel bir öğüt geliyor. Tabii bu büyük sorunları çıkaran insanlardan biri de şapşal erkek kardeşi Jackson…

Şimdi ise sizlerle bir guilty pleasure‘ımı paylaşacağım. Spotify‘da 2016 ve 2017 yıllarında en çok dinlediğim müzik Hannah Montana müzikleri olmuş. Beni en başarılı şekilde geçmişe götüren müzikler onlar sanırım ve kulağıma tanıdık geldiği için keyifle dinlemeye devam ettim. Ordinary Girl şarkısı da favorim.